iletişim: seellialti@gmail.com

Hakkımda



Herkese merhaba! Ben Semih Ellialtı. 1995 İstanbul doğumluyum. İlk olarak , ilkokul yaşlarında çeşitli öyküler ve tiyatro metinleri yazarak, yazmaya severek başladım. Bu noktada küçüklüğümde , esnafken babamın kırtasiyeden aldığı , haftada 2-3 kitabın önemi çok büyük.

Başta Edgar Allan Poe , J.K Rowling , Stephen King , Tolkien , Borges ve Cortazar gibi yazarlarla tanışmamın ardından , sürrealist tarzda kendimi bulduğumu farkettim. Fakat sürrealist tarzla , insani gerçeklikleri birleştirip , hayalgücüyle gerçeğin ince çizgisi arasında keyifle yazabilmenin peşindeyim. Bu nedenle yazınlarımı ''fantastik şeyler'' deyip kestirip atma taraftarı değilim. Dostoyevski'nin ince psikolojik tahlilleri de , Poe'nun kirli , Borges'in ilginç hayalgücü de bir yazarda barınsa epey keyifli şeyler ortaya çıkacağı düşüncesindeyim


Aile geçmişinde yaşanan çeşitli zorluklardan ötürü , ailemdeki tek üniversite öğrencisiyim. 2013 yılında farklı bir yazım tekniğini olan senaryoyu öğrenmek ve gelişim gösterebilmek için Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema bölümüne geçiş yaptım. Bundan sonra ise Karşılaştırmalı Edebiyat bölümünde öğrenim görüp , teorik edebiyat bilgimi genişletirken , diğer taraftan pratikte edebi metinler verme hevesindeyim. Blogum yazacağım uzun soluklu işler öncesindeyse , epey keyifli ve deneyim kazanacağım bir saha benim için.


Bunların yanı sıra sanatın sadece yüksek zümrenin elinde olmadığını anlatmaya çalışıp faaliyet gösterecek olan , bünyesinde sokak tiyatrosu , sokak müziği vb çalışmalara yer veren Akdeniz Bağımsız Sanatlar Topluluğunun , okuldaki öğrencilere ücretsiz dağıtım yapan Deneysel Edebiyat Fanzininin başında çalışmalarımı sürdürmekteyim. Mahlas olarak ''Mirza Eden'' ı kullanmaktayım. Mirza Eden aslnda bir isim kombinasyonunu ifade etmekte. Büyük hikaye çizeri Galip Tekin'in yarattığı , olağandışı şeyler yapıp karakterlerinin zihnini yaşayan Mirza ile olağanın içinde kavrulup yazar olmaya çalışan Jack London'ın Martin Eden'ının bileşkesi diyebiliriz. Tıpkı hayal gücüyle yazarın kişisel gerçeklerinin buluştuğu romanlar gibi...


Gettonun dibinden , hayal gücünün arşına değene dek , yazmaya devam dostlar! Ve sizlere de keyifli okumalar!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder